Daha küçücük bir çocuğum.Ordu'da oturuyoruz.Ağabeyim ve ablalarım okula gittiği için İstanbul a hep annemle ikimiz gidiyoruz.İstanbul a gider gitmez amcamlara misafir olduk.O zaman camlı vitrinler vardı.Şimdi olduğu gibi çok oyuncak da yoktu.Çocuklar oyuncaklarıyla oynar daha sonrasında o vitrinin içine koyulurdu oyuncaklar.Annemle yengem sohbete dalmışlardı.Bende vitrinin içindeki sarı saçlı bebeğe ilişti gözüm.Yengemde beğendin mi?dedi.Evet çok dedim.Bak sana vereceğim ama Mürvet geldiği zaman ona gösterme,yoksa bebeğin saçını başını yolar dedi.Saçı başı yolunacak ben olmadığım için sesizce tamam dedim.Mürvet benim kuzenim.Benden iki yaş büyüktür.Bebeği yengemin elinden aldım.Çok güzel elbiseleri altın rengi saçları vardı.Ben evirip çevirirken zil çaldı.Yengem sakla gösterme dedi sesizce.Mürvet girdi içeri.Sokakta oynuyormuş.Çocukumya gizlice bebeği gösteriverdim.Mürvet bir çığlık attı.Gerçektende bebeğin saçını başını yoldu.Bir kaç gün sonra annem,yengem,teyzem pazara çıktılar.Yengem Mürvet e kırmızı küçücük bir şemsiye almış.Şemsiyeyi benden fellik fellik saklıyorlar.Bunlar fiskos fiskos yaparken şemsiyeyi bir yerinden gördüm.Bastım çığlığı.Bende istiyorum.Bana niye almadınız?diye ben ağlarken şemsiyeyi bana vermek zorunda kaldılar.Daha sonra ağlayan Mürvet olmuştu.Ben ertesi gün yola çıkacağım için yengem sana alırız kızım biz diyerek şemsiyeyi bana verdi.Mürvet i gözü yaşlı bıraktım.Kırmızı en sevdiğim renkti.Şemsiyede tam bana göreydi.Köye gittik.Ben şemsiyemi çok seviyordum.Bir sabah kalktım şemsiyeme fare iki delik açmıştı.Hiç üzülmedim.Dışarıda lapa lapa kar yağıyordu.Babam,iki ablam ve ben dedemlere gidecektik.Her zamanki gibi kırmızı şemsiyemi elime aldım.Babam belimden tuttuğu gibi omuzlarına aldı beni.İki ablamıda birer eline aldı.Yürümeye başladı.Ben babamın çenesinin altından tutmaya çalışıyordum.Şemsiyemin deliklerinden de teker teker kar taneleri düşüyordu.Ben farenin iki delik açtığı kırmızı küçücük şemsiyemle babamın omuzlarında çok mutlu bir çocuktum.
Sevgiler:)
Güzel anlatımınla o mutluluğu taa içimde hissettim.
YanıtlaSilSevgilerimle canım.
Gülümsettin beni, ne güzel anlatmışsın gönülcüm:)
YanıtlaSiloyyy bayıldım harika bir anı sen o kadar gözyaşı dök kendini bilmez kuyruklu gelsin delsin:)))
YanıtlaSilbide bunu mürvet anlatmış olsaydı:))))
Çok güzel bir anı bu, duygulanarak okudum...
YanıtlaSilMerhabalar,
YanıtlaSilEvet işte öyle... Kırmızı renkli iki büyük yırtığı olan ve oradan da kar tanelerini içeri kabul eden şemşiyenizle babanızın dumbulunda ne kadar mutluydunuz!
Hadi bakalım şimdi de öyle mutlu olsanıza. Mümkün değil. O mutluluğu artık bir daha hiç yakalayamazsınız. Sadece hatırlarsınız ve hissedersiniz. Ama aynı o mutluluğu bir daha ne elde edebilirsiniz, ne de yaşayabilirsiniz.
Bu güzel paylaşımınız için çok teşekkür ederim. Çok güzel bir mutluluk anısıydı. Hep mutlu olun ve mutlu kalın efendim, selam ve dualarımla en Güzel'e emanet olun.
Kırmızı şemsiye...Ne anılar yüklü sende. Keyif aldım okumaktan
YanıtlaSilokuyan
YanıtlaSilAaaaa canım benim.Teşekkür ederim.
Sevgiler:)
bahar006
Çok teşekkür ederim canım.
Sevgiler:)
ÖRGÜÇANTAM
:))Ha ha hiç sorma:))Mürvetle bu anıları anlatıp gülüşüyoruz ama birde onun dilinden dinlemek vardı:))
Sevgiler:)
aysema
Teşekkür ederim.
Sevgiler:)
Recep Altun
Merhabalar,
O mutluluğu yakalamak mümkün değil.Birkere dokunabileceğim bir babam yok artık:(Olsaydı eğer o mutluluğu yakalarım yine...Zamanla elinizdekiler teker teker kayboluyorlar.Nelerimi vermezdim babama tekrar dokunabilmek için.Duğalarınız ve yorumunuz için teşekkürler.
Saygılar,selamlar:)
Hayal Arkadaşlarım
:)Teşekkür ederim.
Sevgiler:)