Pages

29 Mayıs 2011 Pazar

KEÇE,CEP TELEFONU KILIFLARIM!!!



KURABİYE CANAVARI (CEP TELEFONU KILIFI)

PUANTİYELİ (CEP TELEFONU KILIFI)


ÇANTA ŞEKLİNDE (CEP TELEFONU KILIFI)
Küçüklüğümde annem bana puantiyeli elbiseler çok diker ve alırdı.Ondan mıdır bilmiyorum puantiyeli şeylere karşı sempatim büyüktür.Şöyle 23 Nisan bayramlarında kırmızı elbise,üzerinde beyaz puantiyeler.Başımda da bandana :))Çok şekerdi.Bu sefer sevdiğim puantiyeleri çalışmak istedim.Biraz zor oldu.Çünkü yapıştırma değil.Hepsi tek tek dikmedir.Kurabiye canavarı ise kurabiyesini yiye dursun.Aslında kurabiye canavarını kendime benzetiyorum:))Bende bir kurabiye canavarıyım çünkü.Çok severim çok...
Sevgiyle kalın:)

28 Mayıs 2011 Cumartesi

BENİM ŞEHZADEDEN HABERLER:))

Bu da benim şehsade:))Uzun süredir ne Şanslıdan bahsettim nede fotoğraflarını yayımlayabildim.Geçen gün bir tanecik resmini yayımlamıştım.Benim şehsade bunu hak etmedi.Ona büyük bir haksızlık yaptığımı düşünerek yeni çektiğim fotoğraflarla karşınıza çıkarmayı düşündüm.Örgüçantam bir kaç yorumunda Şanslı yı özlediğini fotoğraflarını yayımlamamı istedi.Benim aslan parçası,gördüğünüz üzere gayet iyi.Bunun neresini bu kadar seviyorum,bende anlamış değilim.Tipe bak...Suratsız:))Tam bir aslangillerden.
Koltuklarımız hem açık renk olduğu hemde Şanslı'nın tüylerinin yapışmaması için genelde özel diktirdiğimiz koltuk örtülerini kullanıyoruz.Cuma günü misafirlerimiz geleceği için perşembe akşamından örtüleri kaldırdık.Koltuğumuzun biri 3 lü,biri 2 li,2 taneside 1 li.Evde Şanslıyla beraber 4 kişiyiz.Hepimiz bir koltuk kapmışız.Haliyle Şanslı'nında bir koltuğu var.Hep aynı koltuğa yatar.Örtüleri kaldırdığımız akşam Şanslı bunu anladı o akşam her koltuğa tek tek yattı.Keyfe bakın:))Tipsiz:))
Şanslıda pilates yapsın diye çok uğraştım:))Ama nerede.O beni izlemeyi tercih etti.Kılını kıpırdatmadı kerata.Birde benim pilates yapacağım yere yatıp kalkmamak için kavga ediyor benimle:))tip...




Günün yorgunluğunu en iyi burada atıyoruz.

Uyusunda büyümesin daha:))Biraz daha büyüse aslan diye kaçacak millet:))
Bu patinin böyle göründüğüne bakmayın.Hiçte masum değil:))
Sevgiler:)

25 Mayıs 2011 Çarşamba

DEĞİŞİK FİGÜRLERDE KEÇE BROŞLAR...

 NEŞELİ AYAKLAR(BROŞ)
GÖKKUŞAĞI (BROŞ)
KALP YAĞDIRAN BULUT(BROŞ)
UĞURBÖCEĞİ (BROŞ)
UĞURBÖCEĞİ(BROŞ)
KİRPİ(BROŞ)
KURABİYE CANAVARI CUPCAKE(BROŞ)
Sevgiyle kalın:)

21 Mayıs 2011 Cumartesi

YORDUN BENİ İSTANBUL:(


İstanbul a gitmek için kendimi iyi hissetmiyordum.Ne var ki!son ana kadar gitme tamam diyen ablalarım son anda beni ikna edip götürdüler.Hep böyle olur zaten.Gidip bir gecede kardeşimde kalacaktık.Neymiş yabancımıymış orası.Kendimi kötü hissettiğimde yatar uyurmuşum...Zaman geçen salı.Sabahtan yola çıktık,trafiğe yakalanmamak için.Malum İstanbul'un trafiği canından bezdirir insanı.İlk önce Eyüp'e uğradık.Kardeşimden bir evrak alıp, Güneşli ye yola çıktık.Darıca'dan Eyüp'e 1 saatte giden biz,Eyüp'ten Güneşliye 1 saatte ulaştık.Neyse ki bankanın ilk müşterisi bizdik.Bankadaki işimizi hallettik.
Arabamızda ufak bir sorun vardı dönüşte servise uğrayıp o sorunu düzelttirecektik.Bankadan çıktık park halindeki arabamızın başına geldik.Uzaktan kumandayla arabanın kapısı açılmadı.Bu sefer ablam arabayı el yordamıyla açtı.Arabada bir alarm sesi,hiç durmadan.Neyse içine zorla attı kendini.Arabayı çalıştıracak araba çalışmıyor.Hemen çekici çağırdık.Çekici bulunduğumuz adrese geldi.Araba öyle bir yerdeydi ki!meraklı meraklı baktım arabanın çekicinin üzerine yerleştirilmesine.Her şeyin bir tekniği var işte.Şoföre dedim ki!arabamızda yolculuk yapabilir miyiz?şoförde bana,yapabilirsiniz ama benim arabada da gidebilirsiniz dedi.Sığmayız ki dedim.3 kişiyiz çünkü.İki ablam ve şoför sığarsınız,sığarız sesleri yükseldi.Sanırım beni adamdan saymadılar:))Evet iki ablam ve şoför sığdılarda ben nerede geldim bilmiyorum:))Bindik servise gidiyoruz.Çekici bizim arabaya göre daha yüksek ya!Şöyle İstanbul'a baktım.Bir toz bulutu.Ağaçtan düşen polenler sarmış ortalığı.Benimde polene alerjim var.Hapşu hapşu gidiyoruz.Tam o zaman Darıca ya taşındığım için birkere daha pişman olmadım.Arabayı servise teslim ettik.Araba 1 gün sora çıkacaktı servisten.
Tek güzel bir şey vardı.Havalar çok güzeldi ogün.
Köşe kapmaca,son hızıyla devam ediyor...
Yine o gün Bahçelievler e gidilip Defne bebek görüldü.Öpüldü sevildi.Özlem giderildi.
Dönüşte bu güzel güllerin resmi çekildi.Kardeşim Eyüp te oturuyor.Ona geldiğimizde saat 20:00 sularında idi.Yemek,sohbet,dizi derken saat geç oldu.Ben öyle bir yorulmuşum ki!(pestilim çıktı)kelimesi benim için söylenmiş sanırım.Ben o gece bir uyudum,hiç uyanmadan...

Ertesi gün kuzenim ve eşinide alarak Darıca ya geri döndük.Döndüğümüz akşam hazırda bir şey yoktu.Hemen Allah ne verdiyse koyduk masaya...Yemekten çıkan çöp çubuklar lada böyle alıştırma yaptık.Medinem in güzel tutuğunu görünce,aaaaa sen biliyordun diye ona takıldık.Daha önce çin lokantasına gittiğini ve orada öğrendiğini itiraf etti.Bizde öğrendik ve masada ne bulduysak almaya çalıştık.Zormuş yaaaaa:(Alıştırmaları yaparken çok eğlendik çok güldük...
Şanslı kuzenim tarafından bol bol oynatıldı.Bu gün kuzenim ve eşini yolcu ettik.

Ve ben hala yorgunum hala kendimi iyi hissetmiyorum.Sanırım bahar çarptı beni:(

Güzel bir hafta sonu tatili olsun hepiniz için.

Sevgiyle kalın:)

16 Mayıs 2011 Pazartesi

13 Mayıs 2011 Cuma

ŞİRİN KELEBEK YÜZÜK

(KEÇE)ŞİRİN KELEBEK YÜZÜK
ALİX AVIEN 122
Bir kaç gündür blogspota giriyorum ama kayıt ve yorum yapamıyordum.Sanırım bu genel bir sorunmuş.Blogspot bakım aşamasındaymış.Açıldığını görünce bir merhaba demek istedim.Bazı arkadaşlarımın blogunda kayıt yaptığını gördüm.Neden kayıt ve yorum yapamadığımı bilin istedim.Çok mu şey istedim?:)))

Sevgiler:)

8 Mayıs 2011 Pazar

5 Mayıs 2011 Perşembe

BELA HİÇ GİDİYORUM DEMEZ Mİ?



Muhteşem yüzyılı seyredenler bilirler.Hürrem sultanın dediği gibi yasak yasak bıktım artık.Bela ne gelirken geliyorum diyor nede giderken gidiyorum diyor. Valla bu sefer sinirlerim iyice bozuldu.Ne yalan söyleyeyim arkadaşlar ne yazasım ne gezesim var.17 ağustos depremi gibi.İnternette bir deprem söz konusu.22 ağustosta yürürlüğe girecek bir darbe bu.Aslında çocukları korumayı hedefliyor.Çocuk dedikleri  zaman,nasıl olsa akan sular duracak.Yasalar gereği 4 internet filitresinden birini seçme hakkı verilecek bize.Allah razı olsun vermeseler ne olacaktı?En azından seçme hakkı veriyorlar bize değil mi?ama.Böylede şükürcü bir toplum yaptılar bizi...İmdaaaat diye bağırasım var...Böyle DNS ayarlarına da el koyacaklar.Gelişen bir ülkede böyle bir şey olur mu?ya:(Ben artık yazmayayım.Siz en iyisi buradan okuyun.
Facebook da İNTERNETİME DOKUNMA diye bir sayfa açıldı.Ben mücadele etmek istiyorum diyorsanız yine birlikte hareket edelim.

Kolay gelsin...

4 Mayıs 2011 Çarşamba

KATE MIDDLETON&PRENS WILLIAM'IN DÜĞÜNÜ!!!

İngiltere kraliyet ailesinin uzun zamandır hazırlığını yaptığı düğün olduda bitti bile...Kate Mıddleton&Prens Wıllıam ın düğünleri kilisede kıyıldı...Hepimiz hayranlıkla seyrettik değil mi?Bizde düşünsen ize camide nikah kıyıldığını,kıyamet kopar...
İzlediğim kadarlıyla günlerdir gelinin sadeliği konuşuluyor...Bu sadelik benimde hoşuma gitti.Hiç bir şey abartılı değil.Hayatları o kadar abartılı ki!Giyimleri sade olsun deği mi?Konuklar yeterince abartılıydı zaten.Şıktan daha çok rüküş var düğünde:( Kate,herkesin evde bile yapacağı uzantılı bir bir saç modeli tercih etmiş.Gelinliği sade ve şık.Tırnaklarına ise yalnızca parlatıcı kullanmış.Gelinliğinin arkası uzantılı,nedimeliğini ise kız kardeşi yapmış.Makyajı yok denecek kadar az...Prens Wıllıam giyinmesi gerektiği gibi giyinmiş.Tercih hakkı yok sanırım.Beyaz gelinliğin yanında üniforma hoş bir görüntü oluşturmuş.Bu arada Prens Wıllıam ın gelecekte kral olması bekleniyor...

Birde boydan görelim:)Gelin zaten çok güzel.Duru bir güzelliği var.Hep ne kadar ne kadar güzel deriz ama nedense kendimize gelince boya küpüne girer çıkarız.
Arkadaşım,çok mu aradınız bu kıyafetleri:( Her an birilerine toslayacaklarmış gibi görünüyorlar...Aslında bunlar sinderellanın üvey kardeşlerine benziyorlar:)))Kötü kalpli anaları nerede acaba:)))O kadar rüküş var ki!anlatamam, bu yalnızca düğünden tek görüntü...
Victoria ve David Backham çifti ise bana göre düğünün en şıklarındandı.Özellikle David Backham ın kravatının duruşuna bayıldım.Victoria ise kolleksiyonundan bir parça seçerek katılmış davete.

2.Elizabeth,damadın babaannesi.Oda gayet sade.Kendine uygun bir kıyafet seçmiş.

Bu arada halk ne yapıyordu?Onlarda kendi çapında eğleniyorlardı.Kendi bayraklarını üzerine giyenler bile oldu.
Bu arada Leydi Diyana da unutulmadı.
Leydi Diana nın düğününden bir görüntü...
Hiç bir düğün bu kadar görkemli olmamıştı...

Sevgiyle kalın:)