Pages

31 Ekim 2010 Pazar

UTANGAÇLIK BİR MEZİYET Mİ?

Her şeyin fazlası zarar olduğu kadar utangaçlığında fazlası zarar...Ama insanda biraz utanma olmalı.Bütün değerlerimizi,meziyetlerimizi kaybettiğimiz gibi bunuda kaybettik...Evet utanma bir meziyet artık...Çok insan bundan hoşlanma sada güzeldir,özeldir utanma...Eskiden parça parça kızarırdı yüzler...Şimdi kızarsın diye tokatla yok...Üstüne de kırmızı allık sür daha bir matlaşıyor...Geri geri gidiyor insanın yüzü.Çocuklarımız açık olsun diye bu özelliği kaybettirdik...Onunda nesli tükendi.Bunuda küresel ısınmaya yüklemeyiz sanırım::))Babalar çocukları açık olsun diye aynı masada kadeh tokuşturan bir toplumda yaşıyoruz...İçecekse benim yanımda içsin diyor birde...Hiç içmemeyi aşılasan,zararından bahsetsen olmaz mı?En azından bir yaş sınırı getirsen.İstersen 10 tane üniversite bitir.Aile eğitimi bütün eğitimlerden üstündür.O bir kişiliktir.Eskiden büyüklerin yanında bacak bacak üzerine atılmazdı...Şimdi ise bacak bacak üzerine atılmışken.Attığını göstermek için neredeyse büyüklerin yüzü parçalanacak...Herkes her şeyi konuşur oldu artık.Edepte kalktı. Her şey ortada:(doğalmış...Her var olan şey konuşulmaz ki canım...16-17 yaşındaki çocuklar birbirinin anasına bacısına küfür ede ede gidiyorlar...Hiç kimse birbirine kızmıyor...Eskiden bu gibi durumlarda gırtlak gırtlağa gelinirdi.
Sanırım ben biraz geri kafalıyım...

Sevgiler:)

30 Ekim 2010 Cumartesi

ÇİÇEKLİ ÖRGÜ KOLYE

Dünkü Cumhuriyet bayramındaki yorumları okudukça ayrı bir coşku yaşadım buz gibi evimde bunu bilesiniz.Buz gibi diyorum çünkü doğal gaz 20 gün sonra bağlanacak evimize...Her işlem yapıldı yalnızca doğal gazın gelmesini bekliyoruz.Laf aramızda evde Şanslıyı paylaşamaz olduk::))Alan yaşıyor sıcacık.Ama oda bir fena, gidiyor kendi başına ısınıyor::))Neyse yazacaklarım çok ama yine paylaşacağım.Nereden nereye atladım.Yorumları diyordum biz böyle düşüncelere sahipsek, insanlık var oldukça Cumhuriyet bayramları hep coşkuyla kutlanır.Cumhuriyet ise hep var olur.İnşallah.Üstteki kolyeye gelince bu kolyenin mimarı ablam.Ben çok beğendim ama biliyorsunuz ki sizin görüşleriniz benim için çok önemli...

Sevgiyle kalın:)

Görsel-GÖNÜL ÇELEN

28 Ekim 2010 Perşembe

25 Ekim 2010 Pazartesi

SICACIK GİYERİM!!!

Evde yaz kış terlik giyerim...Sağ olsun babam sağladı bu alışkanlığı bana...Diğer kardeşlerimde böyle...Birde terliksiz dolaştığınız zaman ayakların altı renk değiştiriyor ister istemez...Terlik öyle bir alışkanlık haline geldiki!Misafirlerde hemen terliklendirilir.Çetiğe gelince terlik kullandığım için çetik kullanmıyorum aslında...Karadeniz soğuk olduğu için sıcacık giyerim diye web den bir model buldum.Hemen ördüm.
Bu arada geri dönüş için hazırlıklara başladık.Allah izin verirse çarşamba sabahı yola çıkıyoruz.

Sevgiyle kalın:)

24 Ekim 2010 Pazar

BANA İNCE BİRŞEY SÖYLE::))

Laz karşısındakine anlatıyormuş.
İşte aslında biz kaba insanlar değiliz.
Çok ince insanlarız.
Kendi bölgesinin ne kadar ince olduğunu anlatırken.
Peki demiş karşısında ki!
Bana ince bir şey söyle...
İpluk demiş laz:::::))))


Hepinize sağlıklı,mutlu,bol kazançlı hafta diliyorum.
Sevgiler:)

23 Ekim 2010 Cumartesi

BİR FİNCAN KAHVENİN KIRK YIL HATIRI VARDIR:)


Sevgili arkadaşım Uyardan ve SEVGİLERİMLE beni bu güzel ödüle layık görmüşler.Bu ödül nedir?Bana göre 1 fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır:)Çok teşekkür ederim arkadaşım.Bencede 40 yıl hatırı vardır.Olmalıda:)
Ödülün kuralı gereği.
Ödülü kabul edin,ödülü verene blogunuzda bağlantı kurun.
Seçtiğiniz 15 blog arkadaşınızla iletişim kurun,seçilmiş olduklarını bildirin.
Ben yine ayırım yapmadan bu ödülü bütün blog arkadaşlarımla paylaşıyorum.
Güzel bir hafta sonu tatili sizlerle olsun.

Sevgiyle kalın:)

21 Ekim 2010 Perşembe

VEDA!!!

Ordu'da kaldığım zaman içinde okuduğum kitaplardan biride Veda...Çok çok  severek okudum.Konu esir şehirde bir konakta geçiyor.Osmanlı döneminde İstanbul'un Fransız ve İngilizler tarafından işgalini ve sıkıntılarını anlatan bir roman.

Sevgiyle kalın:)

19 Ekim 2010 Salı

GÜZEL HEYBELER BURADA!!!

Bu motifi oldum olası çok sevmişimdir.Hep battaniye yapmak istemişimdir sıcacık.Sevgili arkadaşım mandalina çıkmazı heybe yapmış.İlk önce bir çok kişiye hediye vermiş.Daha sonrasında bakmış ki çok seviliyor,beğeniliyor satmaya karar vermiş.Bende blogumda desteklemek amacıyla yayınlıyorum.Çok güzel ayrıca içide astarlı.Görsellerde çok hoşuma gitti.Almak isteyen arkadaşlar olursa alttaki mail adresine başvurabilirler...



Sevgiyle kalın:)

18 Ekim 2010 Pazartesi

KUMBARANIZ VAR MI?

Artık öyle bir dönem ki elime bir tomar para geçecek,bende onu kenara atacağım diye bir şey yok.Büyük birikimlerim değil küçük birikimlerin zamanı.Zamanın en mantıklı ihtiyaçlarından biri kumbara.
Her evde olması gereken bir şey...Önümüz aydınlık görünmüyor.En azından ben biraz ümidimi kesmiş durumdayım.Şimdiden çocuğu olan aileler küçük birikimleri çocuklarına aşılasınlar.Bizim için küçük olan onlara büyük.Gerçi benim içinde büyük:)
Web de gezerken bir kaç ilginç kumbara çarptı gözüme...Bu kumbara tembel kumbarası.Her attığınız bozuk parayı kendi sayıyor.Burada
Cam ürünlerini çok severim:)Burada
Çiğnemeden para yutabilen kumbara.Ağzında biraz geveliyor hop yutuveriyor::))Bir çok rengi var.İki kalem pille çalışıyor.FaceBank a ait bir kumbara.Türkiye de satışları yapılıyor.

Buda ............ dan bir kumbara.Parayı atıyorsunuz fıs diye bir ses çıkarıyor.Nasıl bir koku yayıyor onunla ilgili bir bilgim yok:::))).Daha neler yapacaklar demeden geçemiyorum.Üç kalem pil ile çalışıyor.Burada
İlk tanıştığım kumbara.Benim için yeri ayrı.Hatta iş bankasına sordum çocuklara veriyorlarmış...Benim ne kadar çocuk olduğumu bilemediler tabiki::))
Bu şirin pisicikte benim şuan ki kullandığım kumbara!Geçen sene amca kızı yaş günümde hediye etmişti.Pek iyi anlaşıyoruz. Yaptığım tasmada konu mankeni bile olmuştu...


Hepinize sağlıklı,mutlu,bol kazançlı bir hafta diliyorum.


Sevgiyle kalın:)

17 Ekim 2010 Pazar

ORDU'DA PİDE AKTAŞLAR DA YENİR

Sakın bana gülmeyin.Her gittiğimde pidenin bir küçüğünü istememe rağmen aynı büyüklükte bir pide geliyor önüme.Yiyebildim mi?Tabiki yiyemedim...Ama kıyamadım paket yaptırdım.Ben bu büyüklükte bir pide yesem kapılardan geçmem.Ordu'ya yolunuz düşerse mutlaka uğrayın Aktaşlara...Şimdi  3. şubelerini açacaklar inşallah.Kebap,dürüm,çorba her türlü hizmetleri var ama ben böyle bir pideyi hiçbir yerde yemediğim için tercihimi pideden yana kullanıyorum.Pide servisleri gördüğünüz üzere özel...Temiz,müşteriye hizmetleri süper daha ne olsun.
Ordu belediyesinin orada...

Sevgiyle kalın:)

Görsel-GÖNÜL ÇELEN

16 Ekim 2010 Cumartesi

NİŞASTALI KURABİYE

Burası karadeniz...Yaz mevsimlerinde bile yağan hava .Bugünlerde ise durmaz oldu.Buğulu,çamurlu,soğuk bir hava şartlarına sahibiz.Ben ise bir şeylerin özlemi içinde debeleniyorum.Neyi özledim bende bilmiyorum.Evimi mi özledim?yok yok diyorum kendi kendime Darıcadaki evde 1 ay ya kaldım ya kalmadım neyini özleyeceğim.Belkide malzemelerimi özledim.Yok yok canım hiç bir şey yapmak istemiyor...Kitap bile okumak istemiyorum ,yarıya kadar geldiğim kitabı bir kenara attım.Bakalım ne zaman tamamlayacağım.Bloga bile yazmak istemiyorum ama kendimi zorluyorum.Neyse bugün mutfağa girdim...Sıkıntıdan iki çeşit kurabiye yaptım.Ben bir kurabiye canavarı olarak söylüyorum.Bu kurabiye çok güzel...Ağızda dağılanından:)
Hemen tekinin tarifini veriyorum.


MALZEME
1 paket margarin.
2 su bardağı pudra şekeri
2 yumurta
2 su bardağı nişasta
1 paket kabartma tozu
1 paket vanilya
Aldığı kadar un.


İÇ MALZEME
1 su bardağı ceviz(Un haline getirmeyin)
İstediğiniz kadar tarçın.
1 yemek kaşığı su koyarak nemlendiriniz.


YAPILIŞI
Malzemenin hepsini birer birer bir kaseye koyarak yoğurunuz.Sonra ceviz büyüklüğünde hamurdan parçalar kopararak içine malzemeyi koyup yuvarlayınız.Elinizde şekil vererek yağlanmamış tepsiye diziniz.Kurabiyelerinizi pişirdiğiniz ayarda pişiriniz.Bazen fırına göre değişiyor.Fırından çıkardıktan sonra ılık haldeyken pudra şekerine bulayınız.


Not-Pudra şekerinin bir bardağını hamurun içine diğer bir bardağını da dışına bulamak için kullanıyoruz.


Sevgiyle kalın:)


Görsel-GÖNÜL ÇELEN

15 Ekim 2010 Cuma

BU TİLKİNİN HİÇ Mİ KUYRUĞU YOKTU?

Kadın eşinin her şeyi abartmasından sıkılmıştır.
Bir gün bak bey sen her şeyi çok abartılı anlatıyorsun.
Bundan böyle abartığın zaman ben öksürerek seni uyarayım der.
Tamam olur der bey!
Bir gün eve misafir gelir.Hep beraber masada yemek yerlerken anlatmaya başlar.
Geçen gün dağdan bir tilki inmiş.Tam kapıda karşılaştım onunla.Kuyruğu tam iki metreydi.Ben ona bakıyorum o bana derken.
Eşi öhö diyerek işaret vermiş.
Yok canım o kadarda değindi bir metre vardı demiş bey.
Eşi yine öhö diyerek işaret vermiş.
Bey;Yok yok demiş yarım metreydi.
Eşi yine öhö öhü diyormuş ama asıl bu sefer gıcık tutmuştur kadını.
Bey hanımına dönerek hanım bu tilkinin hiç mi kuyruğu yoktu demiş.

Sağlıklı,mutlu bir haftasonu tatili sizlerle olsun.
Sevgiler:)

12 Ekim 2010 Salı

PAKİZE DALDAN DALA:::))


Şaşırma Pakize benim göbeğim karalahananın sapıyla kesildi:::)))
Pakize fındık ağacında:)
Pakizenin altıdakiler kurumuş yapraklar.Ne güzel renklere bürünmüşler değil mi?
Süsü dikkatinizi çekti mi?El ve ayak tırnakları boyalı.
Yaptığım tasarımın yanında birazda görsel şölen olsun istedim...
Doğa Pakize'yi arka planda bıraktı ...
Kibarım benim::))
Şu anda Pakize'yi Pasaja gönderemiyorum.Ordu'da olduğum için Pasaj kapalı.Dönüşte inşallah.
Gördüğünüz gibi mutlu ve mesuduz.
Resimleri büyük görmek için resimlerin üzerine tıklayınız...
Sevgiler:)

Görsel-GÖNÜL ÇELEN

10 Ekim 2010 Pazar

GÜNÜN SÖZÜ:)


"Elbette eski dost gibisi yoktur ama belki eski bir dosta dönüşecek, yeni birine rastlayabilirsiniz"

Orne Jewett

Sağlıklı,mutlu bir pazar günü sizlerle olsun.
Sevgiler:)



Görsel-GÖNÜL ÇELEN

8 Ekim 2010 Cuma

ŞANSLI İŞ BAŞINDA

Ben nereye gidiyorsam Şanslıda orada.Her nereye gidiyorsam ona uzatmalı bir tasma takıyorum o şekilde kapı önüne salıyordum.Mesela Mudanya'da bu şekilde idare ettik.Mudanyayıda çok sevdi ancak ilgiden çok sıkıldı.Kalma süresi uzadıkça tasmada sıktı onu.Eve geldiğmizde ise çok mutlu oldu.Bana sevinç gösterileri yapmıştı.Ordu'ya geldiğimizde burada ağabeyimde vardı.Bana çok ısrar ettiler salmam için.Evde herkes üzerime gelin cede bir şart koydum onlara...Kaybolursa bulup bana getireceksiniz ama dedim.Ağabeyim ve annem tamam bulup sana getireceğiz dediler.Şanslıyı salarken o kadar çok korktum ki onu gönderirken konuştum onunla..Sakın beni bırakma Şanslı diye bağırdım peşinden...O gün belli etmemeye çalıştım ama hep merdivende kaldı gözüm...Ev halkı anladı mutlaka sakın korkma o seni terk etmez dediler...İlk saldığım gün kayboldu gözlerden.Resimlerde gördüğünüz gibi koca bir orman...İki çiçek bir maydanoz dikilecek küçücük bir bahçe değil ki...Ama o kadar akıllı ki benim oğlum sınırlarımız dışına çıkmadı hiç.Bizim araba haricinde bütün arabalardan korkuyor...Yabancı bir araba sesi duyduğunda bize eve doğru nasıl koşuyor görmeyin.Evin etrafında kendisi haricinde hiç bir hayvana tahamülü yok...Şu altta uyuyan masum yaratık kaç cinayet işledi bilemezsiniz.Evimizin etrafında dolaşan kertenkelelerin kuyrukları hep yarım.Belki bilmeyenleriniz vardır.Kertenkeleler avcıyı yanıltmak için kuyruk bırakırlar.Avcı bıraktığı kuyrukla ilgilenirken onlarda canlarını kurtarırlar.Daha sonrasında kendilerini tekrar onarırlar.Yani Allah onlara kinci bir yaşam hakkı vermiştir.Evin etrafı kuyruksuz kertenkele dolu.Bazende yakalıyor evin içine getirip bırakıyor.Bizde bir bağırtı bir çığlık görmeyin.Kertenkeleyle mi uyuyacağız şimdi:(Uzun bir uğraştan sonra kertenkele yakalanıp dışarı salınıyor.Bulmak içinde Şanslıyı kullanıyoruz.Ama zarar verdirmiyoruz.Dışarıda ne halt edecekse etsin gözümün önünde asla izin vermem...Yakaladıklarını da bak ben öldürdüm,yakaladım vs böbürlenerek önüme bırakıyor:( Tam adamına getiriyor he:( Üste gördüğünüz resimde kertenkele takibinde.Anlayacağınız Şanslı iş başında...
Hava aslında soğudu burada...Ama Şanslı balkonda uyumayı çok seviyor.Ben salmak istemesemde o çıkmayı başarıyor.Kızıyorum ona sen nasıl bir kedisin ya!Kediler sıcaktan hoşlanır sen kedi değilmisin yoksa diyorum::))İnanın tüyleri bile dökülmüyor.Burada en çok zorlandığım şey...Şanslı için malzeme bulamıyorum.Aslında getirdim ama dönüş vaktimiz uzayınca elimde malzeme kalmadı.Şimdi bunun için interneti kullanmam gerekiyor.Şu internet bağlantısını iyiki yaptırmışım.O kadar çok işime yaradı ki.Şuna bak uyurken bile tirengez.Bu arada saldırıya uğrayan eniştemde geldi buraya ve sahte agucuklar gene yapıldı.Şanslının fazla göz önünde dolaşmaması pek memnun etti onu.
Köpeklere saldırıldı,fareler öldürüldü,kertenkelelerin kimi öldürüldü kimi zarar gördü,kediler kaçırıldı,yılanın kuyruğu koparıldı.Akşam üstüde bana sarılıp uyundu:)


Sevgiler:)

Görsel-GÖNÜL ÇELEN

7 Ekim 2010 Perşembe

BALKONUMDAN YEŞİL DOĞANIN GÖRÜNÜŞÜ

Dağın tepesindeyim derken haksızmış mıyım?Bizim evin balkon manzarası bu...Tepeler iyice sislendi ve 1 haftadır hava zır zır ağlıyor.Bende sıcak sobanın başından ayrılmıyorum bu arada...Bu gördüğünüz yeşilliğin çoğu fındık ağacı...Karadenizin en kaliteli fındıkları bu dağlarda yetişir.Solda gördüğünüzde bir kavak ağacı...Babam ölmeden önce kavak ağacının dibine üzüm dikmiş.Üzüm şu anda bu kavak ağacını sarmış durumda.Boyu çok fazla uzamış.Adı üzerinde.Kavak işte:::)))
Sağdan soldan çekim yaptım...
Bu soğuk havada ne yapıyorum?ev işler harcinde kitap okumaya devam ediyorum.Spor yapıyorum.Hareketsizlikten kilo almak istemiyorum.Havalar güzel olduğunda ise bir dakika oturamıyorsunuz.Birde örgülerimle haşır neşirim.Burada dinlenmekten yoruldum şu aralar...
Bu da bizim kavak.
Benden şimdilik bu kadar...
Sevgiler:)

Göresel-GÖNÜL ÇELEN

5 Ekim 2010 Salı

ÇIKMA ORADAN EMİ!!!

Bu insanların yapmayacağı şey var mı?Bu akşam haberlerde dinledim.Rusya'da mezarı kazıyorlar.İçine canlı canlı yatıyorsun.Üzerine yeşil bir örtü seriyorlar.Daha sonrasında da bedenini toprakla kapatıyorlar.Neymiş stres atıyormuşsun.Stres atacak başka bir şey bulamadınız mı ya!O kadar çok stres atmak istiyorsan çıkma oradan emi...Toprağın altınıda mı merak ettiniz.Birde üzerine 160 dolar veriyorlarmış...Seans 40 dakika sürüyormuş.Hasar yaratmasın diyede fazla tutmuyorlarmış.Oraya yatan zaten hasarlı...Toprağın üzerinde çıplak ayakla koşmak varken altında işiniz ne ulen:::)))

Sevgiyle kalın:)

3 Ekim 2010 Pazar

GİRESUN KALESİNDEN MANZARA VE KABARTMA RESMİM

Bilgisayarımda resimlerimi kaybettiğimden beri pek bir keyifsizim.Çok keyifli resimler çekmiştim.O resimleri tekrar çekeyim diyorum ama o anı yakalamak çok zor.Geçmiş güzellikler geçmişte kaldı.Şimdi yeni güzellikleri yakalamaya çalışıyorum.Burası Giresun kalesinden çekilmiş bir resim.Buranın özelliğide Boztepe gibi manzarası...Çok güzel bir manzarası var.Gördüğüm güzelliği yine çekemedim.Kalenin geçmişi ta Romalılara dayanıyormuş.
Giresun kalesinden görünen küçük bir adacık...
Bu güzel manzaraların çekildiği yer burası...
Üste gördüğünüz resmimin kabartması...Bu kabartma resmi pek bir sevdim.Sevdiğim şeyleride sizinle paylaşmak ayrı bir keyif:)

Güzel bir hafta sizlerle olsun.
Sevgiyle kalın:)

Görsel-GÖNÜL ÇELEN

1 Ekim 2010 Cuma

ORDU-BOZTEPE

Ordu denildiği zaman akıllara Boztepe gelir.Herkes birbirine Boztepe ye çıktınmı der hemen.Çok güzel bir manzarası var.İnanın gördüğüm manzarayı çekemedim.Bunun için profesyonel bir makine gerekli sanırım.Aslında cam gibi bir görüntüsü var.Her geldiğimde çıkmaya çalışıyorum...İlk gördüğümde büyülenmiştim.Ordu'ya gelip de görmemek büyük bir kayıp.
Göklerde süzülen yamaç paraşütünü izledim.Denize düşecek gibi geliyor bana...Düştü düşecek derken o kadar uzak ve alakasız bir yere iniyor ki...Ben korktuğumla kalıyorum.İki kişi binmişlerdi yamaç paraşütüne.Bu güzel manzarada ne keyifli olur uçmak kim bilir.


Güzel bir hafta sonu tatili olsun hepiniz için.
Sevgiyle kalın:)

Görsel-GÖNÜL ÇELEN

EVLİLİK PERİSİNE NE DERSİNİZ?








Sevgiyle kalın:)