Pages

30 Haziran 2010 Çarşamba

BU SENE LEYLEĞİDE GÖRMEDİM:)


Şuanda sizlere Mudanya'dan yazıyorum.Dün geldim Mudanya'ya!Bu sene tatili biraz geciktirdim.Çok sevdiğim kuzenimin nikahı olacak.Gelin kim bilyormusunuz?Lütfen aramızda kalsın şiiiiiiiiiiiiiitttt:::)))Ahanda açıklıyorum...TASARIM MEKANI (medinem) pazar günü kuzenimle evlenecek.Onu çok seviyorum.Kendisinede söylüyorum her daim,onu seneler öncesinden tanıyor gibiyim.Nikah olacağı için bende bir kaç günlüğüne Mudanya'ya geldim.Geldim derken benim abalar ve Şanslı 4 ümüzde buradayız.Benim için fotoğraf makinası çok önemli.Buraya geldim ve makinamın şarj pili bitti.Her yerdede bulunmuyor.Onu halledip resim çekip yayınlarım inşallah.Çok güzel bir sahil kasabası burası.Teyzem burada oturuyor.Oturduğu yerdeki yeni ve eski evlerin resimlerini sizlerle paylaşmak isterim.Nikahı yaptıktan sonra yine buraya dönmeyi kararlaştırdık.Teyzemin oltasına takıldık çünkü.En büyük korkum bana kilo aldırmaz inşallah:(Kilomdan memnunum çünkü...Bu sabah bir haşhaşlı ekmek almış inanın hepsini ben yedim diyebilirim.Burada yalnız internet benim için problemli oldu.1 ay burada kalacaksam bunuda çözmeliyim değilmi?Teyzem Mudanya Türksanat Müziği Topluluğuna üye , onu provalarda seyretmeye gidiyoruz.Şimdi benden bukadar hazırlanmak için 5 dk vaktim var.


Sevgiyle kalın:)

26 Haziran 2010 Cumartesi

KULAĞI ÇEKLİMİŞ YARAMAZ PİSİCİK



Buna inanmıyacaksınız ama bu yaramaz pisiciğin kulağını çektim ben::))Azıcık çekeyim dediydim elimde kaldı::))Şirin bir çalışma oldu.Anahtarlık olarak yaptım.Arabaların dikiz aynasınada kullanılabilinir.Keçeden yapılmış bir çalışma.Ne zamandan beri taşınma sebebiye baya bir tembellik yaptım.Yeni evde yaptığım ilk çalışma oldu.

Sağlıklı mutlu cumartesi, pazar olsun hepimiz için.
Sevgiyle kalın:)

25 Haziran 2010 Cuma

SUS MORALİMİ BOZMA:(

Bugün erken saatte karga....... yemeden kapı çaldı.Kapı ablam tarafından açıldı.Hoş bir bayan.İşte ben şu hastaneden geliyorum tansiyonunuzu ölçmek için gönderildim dedi.Ablamda genelde bu gibi durumlarada kusura bakmayın vaktim yok der.Uzatıverdi kolunu hemen...Bende uzaklaşmıyorum oralardan ne olur ne olmaz diye...Hoş bayan dediki bundan sonra konuşmayan tansiyon aletleri Türkiyede yasaklanacak.Belliki bir hastaneden gönderilmemiş.Tansiyon aleti satıyor.Hemen aklıma şu geldi.Susturululan Türkiye'de artık tansiyon aletleri konuşacak , her konuştuğundada moralimizi bozacak:( Yine olan bize olacak.

Hayırlı cumalar.
Sevgiyle kalın:)

24 Haziran 2010 Perşembe

SEVİMSİZ ODA!!!

Evin en büyük odasıdır misafir odası.Evde en çok bütçe ona ayrımıştır.O oda yokmu o oda servet yatar o odada...Misafire oturmak için yer kalmazsa bir kardeş takım daha getirilir.Bütün evin rızkını o yer:(Kandırmaca odasıdır o oda,diğer odalar dağınıktır belki ama o cillop gibidir.Gelen misafiri yanıltır şaşırtır.Oda farkındadır ayrıcalığının arasıra sevilmek ister.Tozlar alınır,havalandırılır yine kapatılır.Gece oturmaya korkarsın bu sevimsiz odada.Çıt etse küt diye ses çıkmış gibi gelir kulaklara::))Misafire açılınca kapısı,evin çocukları ilk defa görmüş gibi saldırırlar odaya...Eve gelen misafir çocuklarla hiç ilgilenmezler.Daha ne zaman açılacak bu kapı onlara?Açılan kapının tadını çıkarırlar.Anne baba baş edemez kerataları::))Yaramazlıklarına devam ederler, misafir gidince kulaklarının tutulup dışarıya çıkarılacaklarını bilirler çünkü.Benim hiç misafir odam olmadı.
Bu dünyada en kıymetli misafir benim çünkü...

Not-Arkadaşlar biliyorsunuzki blogumun ismini değiştirdim.Bakıyorumki bir çok blogta izlediklerim kısmında Tasarımda Bugün geçmekte...Ben istiyorumki artık GÖNÜL ÇELEN olsun.Eğer beni kendi sayfanızdaki izlediklerim kısmından silip tekrar kayıt yaparsanız GÖNÜL ÇELEN olarak geçecektir.Sakın ha tekrar kayıt yapın::))

Sevgiyle kalın:)

23 Haziran 2010 Çarşamba

EL AL EL VER MİMİ


Çok severek izlediğim arkadaşım Evimin incileri Belgin beni mimlemiş.Teşekkür ediyorum.
Hemen cevaplıyorum.
Felsefem......Sevgi
Hayat..........Nefes
Çocukluk....Hayata tutunuş.
Güneş.........Ümit
Gözler........Sessiz konuşur
Yıldızlar......Romantik
Güzellik......Geçici
Sevgi.........Ben
Aşk...........Geçici
Erkekler....Farz
Savaş........Olmasın
Ağlamak...İstemiyorum
Deniz........Ruhun ilacı
Ayna........Yalansız
Hayal.......Abartmamalı

Birtek erkeklerde zorlandım.İnsanoğlu bence tek kelimeyle anlatılmaz.
Bu mimi kim okursa yanıtlasın...
Elbet bir gün sıra sanada gelecek,bakalım o zaman seni kim kurtaracak:::)))

Sevgiyle kalın:)

22 Haziran 2010 Salı

KİM DEMİŞ DARICA GÜZEL DEĞİL DİYE!!!



Merhaba arkadaşlar!Gördüğünüz gibi iyiyiz.Şanslı iyi ise ben ondan iyiyim her zaman.Minnoşum
yeni evinde daha az uyuyor.Evimiz yüksek giriş kat.Onun için daha iyi oldu burası,kilo verecek gibi görünüyor.Burası ablamın odası...Bu odaya çok ender giriyor! çünkü buradaki gardrop sürgülü ve Şanslı dolabı açıyor içine giriyor.Ablamın bütün giysilerini tüy yapıyor.Odanın kapısı açık unutulmuş ve Şanslı büyük bir rahatlıkla uykuya dalmış.Ablam dolaba girdiği zaman Şanslıya kızdığı için,sen dolabı aç içine gir ve arkadanda kapa::)))İnanılır gibi değil.Hiç iz bırakmamış...

Burası Darıca'dan kuş bakışı...
 Gece çekilmiş bir resim.Makinaya gece ayarı yapınca çok net çıkmış.


Bu resimlerin hepsi Darıca'da çekilmiş resimler...Bendeniz::))

İşte benim Aşklarımdan yalnızca birtanaesi::))


İşte seni yakaladım:))Sizi ne kadar sevdiğimi bilseniz benden kaçmazsınız...

Burasıda herkesin ürktüğü ve benim hiç ürkmediğm mekan!Babacığım hastayken beş kardeş etrafında toplandık,ona destek verdik yüreğimizdeki sevgiyle.İşte o zaman aklıma koydum burayı...Çoluk yok çocuk yok anlıyacağınız.Bir bardak su getirenim yok.Ne yapacağım?fiziksel gücümü kaybettiğim an yine bavullar toplanacak bu mekanlardan birine kendimi atacağım.Tabiki Allah elden ayaktan düşürmesin hiçbirimizi.İllaki geleceğim diyede birşey yok...


Bu resimdeki benim ablalar...Bu sabah çekilmiş bir resim.Ne yapıyorlar?her sabah yaptığımız bir saatlik yürüyüşü tamamlamaya çalışıyorlar.Ben neredeyim?Resim çekiyorum ya::))


Bu parklara koyulan aletler varya!orada bacak hareketleri çok oluyor.Ben onların hepsini sırayla yapayım derken bacağımı incilttim.O nedenle yürüyüş yapmıyorum 3 haftadır.Bir hafta topalladım.Şimdi topallamıyorum ama çok zorladığım zaman hala acı hissediyorum.Kol hareketleriyle yetiniyorum şimdi.Ama abartmıyorum merak etmeyin...


Çok severek izlediğim Petit Prince çok güzel bir sandal resmi çekmiş.Bende bir deneme yapayım dedim ama onun çektiği gibi güzel olmadı.O resmi çok beğendim.


Buda terkedilmiş bir sandal...yazık ama:)


Kucak dolusu sevgiler:)

16 Haziran 2010 Çarşamba

DARICADAN MERHABALAR!!!

Merhabalar arkadaşlar!Hayatım hep ani kararlarla dolu olduğundan,internet kablosunun kopması da ani oldu.Sizlere taşınıyorum diyemeden kabloyu koparıverdim.Kusuruma bakmayın!Darıca'ya taşındık...Her şey şu anda güzel gidiyor.İnşallah hakkımızda her şey hayırlı olur.Şu anda internet bağlı değil!Bugün yarın bağlanacak...Sizleri çok özledim.Ben yokken bıraktığınız yorumlar için teşekkür ederim.İnternet bağlandığı zaman hepinize tek tek döneceğim.Şu anda internet cafeden acil yazıyorum,yorumları okuyamadım dolayısıyla yayınlayamıyorum.

Hepinize sevgilerimi gönderiyorum:)

8 Haziran 2010 Salı

BİR DAHA YAPMA BUNU:(


Bu günlerde taşınma telaşı var evde...Ev karma karşık oldu...Bizim Şanslı yaptığımız paketlerin üzerine yatıyor.Ne zamandır elimde hiç bir şey yapmıyorum.Bir tane keçeden aşk kedisi yapayım dedim.Masanın üzerine yaydım malzemeleri...Şanslı kucağıma çıkmak istedi,kucağıma aldım onu sevdim,sonra indi.Ablamlarada Darıcadaki eve gidip gelmişlerdi.Yorgun ikiside erken uyudular...Teyzemde bugün dikişlerini aldıracağı için bana iyi geceler dedi ve 22:30 sularında yattı.Keçe çalışmamı yaptım,bu vakit içinde Şanslı ortada yok...Yatmadan önce her zaman Şanslıyı gözümle görüp öyle yatarım.Ama olacağın önüne geçilmiyormuş.Saat 01:00 gibi ben de yattım.Sabah 06:00 sularında kalktım.Şanslı beni gece uyandırıp mutlaka bir kere mama isterdi.Bir bakayım Şanslı hasta mı diye...Evin içinde Şanslı'yı aradım.Aramadığım hiç bir yer kalmadı.Dolap içlerini bile aradım düşünün artık.Şanslı'nın mama kutusunu salladım.Onun sesini duyduğu an saklandığı yerden çıkar.Yok yok yok!ablamları uyandırdım hemen.Onlara sordum akşam kapı açıldı mı?diye.İkiside kapıyı açmamış.Camdan inmiş olabilir dediler.Bizim binada mantolama çalışması var,kat üçüncü kat ve o iskeletlerden Şanslı nasıl iner.İnilecek gibi değil,kayar çünkü.Tırnaklarını geçireceği bir yer yok.Teyzeme sordum teyzemin yattığı odada cam açıkmış.Teyzem yatarken kapamış.O zaman dama çıkmış olmalı dedim.O saatte biz Şanslı'yı aramaya başladık.Apartman içinden dama çıkmaya çalıştım çok yüksek çıkamadım.Ustalar tahta bir zemin yapmış çalışmaları için ,oraya çıkıp dama çıkayım dedim .Ablamlar izin vermedi.Bütün sokağı bağıra bağıra gezdim yok yok yok...Camın altından dama sesleniyorum yok.Şanslının bir huyu vardır seslendiğin zaman hiç gelmez seni izler.Ablam dediki camı açalım gittiği gibi gelir dedi.Camları açtım bekliyorum camın önünde.Bu aradada itfayiyeyi çağıralım dedim.Ablam olur ama bir saat bekliyelim bakalım belki gelir dedi.Şanslı 6 yaşına girecek daha böyle bir şey gelmedi başıma.
Ben bekliyorum.Hemde evin bütün camlarına geçiriyorum,ablamlarda,teyzemde aynı...Salya sümük oldum bu arada...Hemde söyleniyorum geri zekalı kedi beni nasıl bıraktın diye.S.ablam sarı bir şey yatıyor aşağıda Şanslı olabilir dedi.Hemen apar topar indik...Evet Şanslıydı!ama çok gerimiş,bütün geceyi dışarıda geçirmiş çocuğum ,yağmurda yağıyor.Yanına yaklaştırmadı beni,avucuma mama koydum yemeye başladı çok acıkmış belliki...Daha sonrasında mama tabağını koydum yere oradan yemeye başladı.Hemen kaptım belinden ablama verdim.Çıkardık yukarıya...Buldumya onu hiç bir şeyin önemi yok.Şanslı'yı bulduğum yer yukarıdaki resim.Çamurlanmış,bir gecede stresten çok tüy dökmüş,bayada bir kavga etmiş,göz kenarları tırmık içinde kalmış.Neyse eve girdi bütün evi dolaştı, mamasını yedi,wc ye girdi,tarandı,tasma değişti,gözlerine damla damlattım.Bir uyudu saat bu zaman oldu hala uyuyor.Dikkat ederseniz göbek çamurlu.Yıkayıp onu yormak istemiyorum.Çok yorulmuş çocuğum çok...


Benim çamurlu bebeğim seni çok seviyorum çoooooooooooooooooooooooooooooooooooooooooooooooooooooooook:)

Sevgiyle kalın:)


7 Haziran 2010 Pazartesi

RENGARENK ÖRGÜ BONCUKLAR

Bana renkli leblebi şekerlerini anımsattı.Hepsi bir araya gelince hoş bir görüntü oldu.
Sağlıklı,mutlu,bol kazançlı bir hafta sizinle olsun.
Sevgiyle kalın:)

6 Haziran 2010 Pazar

MOYDA 2



İşte Hüseyin Efendinin İstanbuldan esinlenerek yaptırdığı ev...Şimdiki modernliğe göre size çok ilkel gelebilir ama içinde düşünülen detaylar akıllara zarar.O iki camda gördüğünüz perde babannemin çeyizinden.Altda gördüğünüz cam ise evde bulunan mutfaklardan sadece biri...Dedem eski Türkçeyi çok iyi yazar ve okurdu.Ama hiç bir çocuğuna öğretmemiş dolayısıyla bize de...Dedem annaneme teklifte bulunmuş zaman zaman gel üst katta sen otur alt katda ben oturayım diye...Artık bu ayrılık bitsin hep beraber olalım demiş ama annanem artık evliymiş kararlarını artık çift veriyormuş.Dedemin eşi babannem dedemden önce öldü.Annanemin eşi dedem annanemden önce öldü.Bu kadar sıkıntı ve mücadeleden sonra çok uzun süre yaşadılar.Annanem 96 yaşında vefat etti.İnanamadığım şey nedir biliyormusunuz?hep annanemin yaşlılık hastalığına yakalnıp ölebileceğini düşünürken,annanem 96 yaşında kanserden öldü.Dedemde öyle,dedem hastalandığında annanemi istedi yanına ...Getirdik!biliyormusunuz?senelerin özlemini o dönemde çıkardılar.İnanılmaz zeki insanlardı.Onlara benzemek isterdim açıkçası,ama nerede::))Çok haber izlerlerdi,iki kardeşte bu konuda birbirlerine çok benzerlerdi.Bildiğimiz ton ton annane dede değillerdi.İnce ve uzunlardı.Annanem bir kere 27 yaşındaki oğlunu kaybederek evlat acısıda görmüş.İşte o zaman pes artık diyerek,İstanbula oğlunun yanına gelmiş.Dinimizde aslında hep annanemede anlattık bunu!başkasının adına namaz kımak yoktur.Annanem hem kendi namazını kılar hemde ölmüş oğlu ve eşi için hiç aksatmadan ölene dek namaz kıldı.Son zamanlara kadar namazını dimdik ayakta kıldı.Allah kabul etsin...Karadenizde çok kıtlık dönemide yaşanmış geçmişte...Karadeniz bölgesi çok yeşillik olduğu için ot ,yaprak ne varsa pişirmişler...Mutfağı çok zengindir o nedenle...
Cefasını onlar çekmişler sefasını biz sürüyoruz.
Biz onlardan razıyız Allah onlardan razı olsunlar...
Sevgiyle kalın:)

GÖNÜL ÇELEN

Merhaba arkadaşlar!yeni haberlerle geldim bugün karşınıza...Size arasıra 2 ablamdan bahsediyorum,3 kız kardeş yaşıyoruz zaten.Onlarla kader birliği yaptık biz:)kararlarımız hep anidir.Bu hafta yine ani bir karar verdik.Ama verdiğimiz kararlar hep hayırlı olmuştur.İnşallah bu da bizim için hayırlı olur.Geçen hafta ablamlara bir teklifte bulundum,İstanbul beni çok yoruyor evi tamamıyla boşaltalım,gezgin hayatı yaşayalım.Nereyi beğenirsek oraya dikelim bayrağı dedim.Büyük ablam fikrimi çok beğendi.Tabiki bunun detaylarıda var.Neyse küçük ablam benim için İstanbul çok önemli maneviyatı  var dedi.Bizde eşyaları Darıcadaki eve atmaya karar verdik.Amaç İstanbul'dan uzaklaşmamak ablam için.Evden eşyaları kaldırdık.Önümüzdeki hafta taşınıyoruuuuuuuzz:)Bu arada bana şu sahil kasabasında çok güzel yaşanır derseniz onu değerlendirmeye alırım.İkinci haber ise blogumun ismini değiştirdim.Tasarımda bugün çok sevdiğim bir isimdi,benide böyle tanıdınız.Hep değiştirmek istedim,çünkü her gün bir tasarımla karşınıza çıkmak adına koydum bu adı.Ama olmadı!zaman zaman kendi içimde beni zorlandırdı.Yine hiç bir şey değişmeyecek tasarımlarım yine olacak.Yalnız yazılarımlada çıkacağım karşınıza.Moyda'nın devamı akşama inşallah.Şimdi teyzemi alıp biraz dışarı çıkacağız.Canım teyzem oda ayak uydurdu bize,daha ameliyat dikişleri alınmadı.

Not-Bu ismi diziden esinlenmedim,diziyi seyretmiyorum zaten...
Sevgiyle kalın:)

5 Haziran 2010 Cumartesi

MOYDA 1



Annanemin annesini evlendirdikleri zaman yerleriyle ,yüklü altınlarıyla gelin vermişler.Eşi yemene cephede savaşmaya gidiyor ve orada şehit düşüyor.Annanem daha yaşını doldurmamış.Dedem ise evin erkeği olmuş her şeyden habersiz...Çok miras kalmış annanemin annesine!etrafta herkesin aklı bu mirasta kalmış.Yetimlerin annesi bir gün bahçedeyken kaynının hain kurşununa hedef oluyor.Daha bahçedeyken oracıkta hayatını kaybediyor.Dedem'i baba tarafı,annanemi ise anne tarafı alıyor.Daha küçücükken iki kardeşin yolları ayrılıyor.Ama ikiside o zamanın şartlarına göre çok iyi yetiştiriliyorlar.Evede el bebek gül bebek.Annanem okuma yazma bilmiyor...Bütün öğrendikleri ezbere dayalı.O kadar şeyi nasıl akılda tutmuş onuda anlamış değilim.Dedem ise Hüseyin efendinin yanında yetişmiş.Hüseyin efendi büyük bir din alimiymiş.17 sene İstanbul'da medrese eğitimi görmüş.Dedem okuma yazma biliyordu.Hüseyin efendinin yanında yetişti tabiki...Hüseyin efendi Ordu'ya yaptırdığı evin modelini istanbuldan almış.Eski İstanbul ne kadar farklı...Resimleri paylaşsaydım keşke dedim !ama başka bir zaman inşallah.Dedem olsun annanem olsun çok küçükler hep peşlerinde dolaşıyorlarmış kandırmak için...Akrabaları annaneme bak sen kızsın,gücün yetmez,elinden yerlerini alırlar diye korkutuyorlar.Sen bana ver ben koruyayım diye elinden alıyorlar...Annanemin yeri yok mu?var ama o kadar az ki...Dedem ise çok diktatör yetişmiş.Kimseye güveni yok,anne baba sevgisinden yoksun,etrafında akbabalar.Hep silahıyla gezermiş,gezerdide...Elindeki mirası huyu yüzünden tutmuş...
Dedem çok değişik bir insandı .Bazen düşünüyorum çok üzülüyorum ona,bazende çok kızıyorum.Bu iki kardeş gürcü çocukları...Dedeme hep moy moy diye çagırıyorlarmış.Lakabı moyda olarak kalmış.Moyun anlamı gel demekmiş.Bir köyün hemen hemen tamamı dedemin.Aynı şekilde bir köyünde hemen hemen tamamıda annaneminmiş.16 yaşına gelmiş dedem.Bir gurup insan geliyor ve dedemin yerlerinin büyük bir bölümüne el koyuyorlar.Dedemde engel olmaya çalışınca döve döve bir dere kenarına atmışlar.Dedem çatık kaşlı,fazla gülmeyen,soğuk kanlı,boylu poslu,yakışıklı,titiz,sinirli anlıyacağınız görüntüsü bizi tir tir titretirdi.Bu arada annanem dedem diyorum.Annemle babam akraba evliliği yapmışlar.Annem dayısının oğluyla evlenmiş.Aramızda çatlak var mı? var olmasa bile hepimiz birer çatlak adayıyız:::)))Şaka bir yana bunu öğrenince onlara çok kızmıştım.Biz hep kardeş gözüyle baktık akrabalarımızın çocuklarına...Ama babam tekrar dünyaya gelsem seçimim anneniz olurdu derdi.Babam yıllarca Hüseyin efendinin adını taşıdı gururla.Hüseyin efendinin İstanbul'dan esinlenerek yaptırdığı ev 6 odalı,3 mutfaklı,3 banyolu,içten merdivenli,iki katlı bir ev.Hala duruyor şu anda amcam kalıyor içinde.Dede o kadar titiz ki!dolabında her şeyi ütülü,giyinmeyi çok seviyor.Şimdi evde tavuk pişer tavuğun en lezzetli yerleri çocuklara verilir.Hatırlıyorum tavuğun en lezzetli yeri olan butlarını babannem iki tane olmak üzere dedeme verirdi.Dedem ise onları deniz korsanları gibi yutuverirdi.Bana hep gırtlacığı düşerdi::))Tavuğun taşlık dedikleri yerini ise bize verilmezdi.Çirkin olursun diye bizi kandırırlardı hainler::))Çirkin olmayalım diye baya bir mücadele verdik biz kardeşler:)Annanem ile dedem hep birbirlerine hasret büyümüşler.Annanemi evlendiriyorlar,dedemde evleniyor.Dedemin 6 çocuğu,annanemin ise 5 çocuğu oluyor...

Çok uzun yazarak sizi sıkmak istemiyorum.Devamını ilerki günlerde paylaşacağım
Sevgiyle kalın:)

4 Haziran 2010 Cuma

HAYALİNİ KULLAN ,HOBİNİ GÖSTER



Sevgili Yetenek sizin ve ojeli parmaklar yeni bir etkinlik başlatmışlar.Evet ben katılamıyorum ama çok ilginç bir etkinlik olacağa benziyor.Çünkü bir kaç meteryal belirlemişler ,ne yapacaksanız bu meteryalleri kullanmak zorundasınız.İster bir kumaş üzerine,ister cam üzerine yapıştırın size kalmış.Tamamıyla hayal gücüyle ilgili bir etkinlik.Adı üzerinde hobini göster.
Kullanılacak olan meteryaller şunlar...
1)Dal parçası
2)Kağıt havlu rulosu
3)Kurdele
4)Çengelli iğne
5)Gazoz kapağı
Kolay gelsin...
Katılmak isterseniz Yetenek sizin ve ojeli parmaklar yorum bırakıp katılabileceğinizi iletebilirsiniz.
Etkinliğe katılım tarihi...
31.05 2010-11.06.2010
Uygulama başlama tarihi
12.06.2010-30.06.2010


Sevgiyle kalın:)
Hayırlı cumalar:)

3 Haziran 2010 Perşembe

ŞANSLI KOLYE VE ÖDÜLÜM...


Şanslı kolye'nin serisine devam...


Blogunu takip ettiğim arkadaşım MİNİK ELLER beni bu tatlı ödüle ödüle layık görmüştü.Üzerinden epey bir zaman geçmiş kusura bakma arkadaşım.Çok teşekkür ediyorum ve seni kutluyorum.
Bende sevgiyle izlediğim bütün blog arkadaşlarıma bu tatlı ödül gelsin diyorum.Kabul ederseniz sevinirim.
Sevgiyle kalın:)

2 Haziran 2010 Çarşamba

AMA UYUMAK İSTİYORUUUUUUZ:)


Bu sevimli kedi yavruları bizim yeni site sakinleri::))O kadar güzellerki uzun süre vaktimi alıyorlar...İzleyin bana hak vereceksiniz...

Sevgiyle kalın:)